Barkod nedir ve nasıl çalışır ?
Barkod, karakterlerin (bunlar rakam ve/veya harf olabilir), uygun okuma
araçlarıyla okunup deşifre edilmesi ve basılı bir formda ifade
edilmesinin bir yoludur. Çeşitli barkod tipleri (semboloji) ve bu
barkodları okuyacak değişik teknolojiler mevcuttur. Bir barkodun içeriği
esasında kodlanmış karakterlerdir. Barkodu "okuma" veya deşifre
işlemi, şifrelenmiş harfleri veya karakterleri şifre çözücünün bağlı
olduğu bilgisayar sistemine uygun hale getirmektir.
Başlangıç/Bitiş Karakterleri barkodun iki yanını tanımlayan
özel karakterlerdir. Farklı barkod sembolojileri farklı başlangıç ve
bitiş karakterleri kullanır.
Kontrol Karakteri barkodun içindeki veriden oluşturulan ve
yine barkod içinde yer alan bir veridir. Kontrol karakteri, kodun doğru
olarak deşifre edilip edilmediğinin kontrolu için kullanılır. Farklı
barkod tipleri kontrol karakterini hesaplamada farklı yöntemler kullanır.
Bazı sembolojilerde kontrol karakteri opsiyonel (seçimlik) olup bazılarında
ise daima vardır.
Boş Bölgeler barkodun sağ ve sol kenarındaki boş alanlardır.
Taşıyıcı Çizgileri barkodun alt ve üstünde yer alan yatay
çizgilerdir. Taşıyıcı çizgileri, okuyucunun barkodun alt veya üstünden
taşması durumunda oluşabilecek hatalı kısmi okumaları engeller
(Kontrol karakteri kullanılırsa böyle bir tehlike sözkonusu değildir).
Bir barkod tarandığında, okuyucunun optik elemanları, kodun siyah
ve beyaz çizgilerini analog elektrik sinyallerine dönüştürür. Yani
bir kodu tarayan elektronik okuyucu, barkodu ona karşılık gelen yüksek/alçak
seviyeli bir elektrik sinyali olarak görür.
Barkodun analog sinyali
Barkod elektriksel bir formda temsil edildikten sonra okuyucunun kod
çözücü elemanı analog sinyali bağlı olduğu bilgisayarın
anlayabileceği sayısal veriye çevirmesi gerekir. Kod çözücü sinyali
önceden belirlenmiş bir dizi kurala göre çözer. Çözme kuralları
(algoritmaları) çözülen semboloji ile tanımlanmıştır. Böylece,
barkodun uygun şekilde basıldığı ve doğru olarak tarandığı varsayılırsa,
kod çözücü şifrelenmiş karakterleri veri olarak kullanılması için
çözme algoritmasını uygulayabilir.
Neden genellikle barkodların altında rakamlar ve harfler vardır?
Şifrelenmiş karakterleri barkodun altına basma uygulaması gerçekte
bir alışkanlık olayıdır. Herhangi bir nedenle barkod taranamadığında
(zarar görmüş, kötü basılmış veya tarayıcı arızalanmış
olabilir) insanlar tarafından okunabilecek şekilde basılmış bu
veriler ilgili uygulama yazılımına kullanıcının manuel olarak (elle)
bilgi girmesine olanak tanır.
Bazı barkod semboloji kuralları rakamların her zaman alta basılması
gerektiğini açıkça belirtir. Istenmediği veya başka nedenlerle mümkün
olmadığı için rakamların alta basılmasını gerektirmeyen
uygulamalar olabilse de genel olarak barkodun insan tarafından okunabilen
bir formda olması tercih sebebidir.
BARKOD ETIKETLERI
Barkod etiketleri basmak istiyorum - seçeneklerim nelerdir?
Barkod etiketleri basmanın çeşitli yolları vardır, önemli olan
uygulamanın doğasıdır. Genellikle barkod etiketini basmanın iki yolu
vardır:
a. Ofis yazıcılarını kullanmak
Çoğu uygulama için ofisinizdeki PC ve mevcut vuruşlu veya lazer yazıcılarla
çalışacak kullanıma hazır bir barkod etiketleme ve basma paketi almak
uygun bir seçenektir. Bu yaklaşımın en büyük kazancı diğer seçeneğe
kıyasla düşük yatırım maliyetidir. Bununla beraber aşağıdaki
konuları da gözönünde bulundurmak gereklidir.
|
Yazıcıya etiket yükleme ihtiyacı,yani eğer bu amaç için bir
yazıcı ayırmazsanız diğer baskı işleri duracaktır.
|
|
Genellikle kağıt etiketle sınırlısınız, yani eğer dayanıklı
(robust) ve çizilmeye (scratch) dayanıklı etiket üretmek
isterseniz bu printerleri kullanamayabilirsiniz..
|
|
Bir adet etiket basmak için -özellikle lazer yazıcılarda- pek çok
boş etiket harcamanız gerekebilir. Eğer değişik miktarda ve talep
anında (etiket bilgilerinin anlık gelmesi) etiket basmak istiyorsanız
daha az kullanışlı olacaktır. |
|
Ofis yazıcıları için kullanılan etiket malzemesi genellikle
sabit yapışkan tipli olup, bütün uygulamalar için uygun
olmayabilir. |
|
Barkodun nokta vuruşlu yazıcıdan basılması biraz dikkat
gerektirir. Her çizgi noktalardan oluştuğundan, genellikle iyi basılmış
bir barkod için gerekli olan koyu (keskin) siyah sağlamak mümkün
değildir. Yine de dikkatle yapıldığında 24 noktalı yazıcılarda
daha iyi sonuçlar sağlanabilmesine rağmen, 9 noktalı yazıcılarda
bile iyi okunabilen barkodlar üretmek mümkündür. Aşınmış yazıcı
şeritleri ve bozuk yazıcı kafaları da kötü basılmış ve
okunamayan barkodların başlıca sebepleridir. |
b.Termal Transfer yazıcı kullanmak
Bunlar rulo halindeki etiketlere bar kod (ve diğer verileri) basmak için
dizayn edilmiş özel yazıcılardır.Termal transfer yazıcıların çoğu
değişik boyut ve malzemeden yapılmış değişik tipteki etiketlere
basabilir. Gerekli etiketleri piyasadan hazır temin etmek genellikle mümkündür.
Yeterince fazla miktarda etikete ihtiyacınız olduğunda özel boyutta
etiket hazırlatmak da mümkündür.
Termal transfer yazıcıların diğer yararları ise:
|
Ihtiyaç anında baskı - belli bir zamanda ihtiyacınız olan sayıda
etiketin hurdasız basılması. |
|
Uygun etiket ve şeritle kullanıldığında termal transfer yazıcılar
uzun süre dayanan çizilmeye dayanıklı etiketler üretilebilir. Şeritteki
mürekkebin etiket üzerinde “yakılmasıyla” dayanıklı ve iyi
baskılı etiketler elde edilir. |
|
Termal transfer yazıcılar çok yüksek kalitede barkodlar üretir.
|
|
Hız - termal transfer yazıcılar etiketleri çok hızlı,
genellikle saniyede 10 inche (25.4cm) varan bir hızla bastığından
yüksek kapasiteli uygulamalar için idealdir. |
Termal transfer yazıcıların en büyük dezavantajı ilk yatırım
maliyetinin yüksek olmasıdır. Bunlar ofis yazıcıları gibi yüksek
miktarlarda seri olarak üretilmeyen özel yazıcılar olduğu için
fiyatları da daha yüksektir. Bunun yanında genellikle tahmini geri-ödeme
süresindeki etiket başına birim maliyet cinsinden genel işletme
maliyeti gözönünde bulundurulmalıdır. Yüksek ilk yatırım maliyeti
genellikle düşük birim etiket maliyetiyle dengelenir. Genel anlamda, eğer
yüksek hacimli etiket üretimi gerekiyorsa, termal transfer yazıcı en
iyi ve uygun maliyetli seçenek olacaktır.
Eğer termal transfer seçeneğine yönelecek olursanız aynı zamanda
yazıcıyı kontrol edecek yazılımı da göz önüne almak zorundasınız.
Bu durumda doğru yaklaşım uygun yazıcıyı destekleyen bir PC paketi
kullanmak veya doğrudan uygulama yazılımından yazıcıyı kontrol
etmektir. Yazıcıyı doğrudan kontrol etmek ilk bakışta göründüğü
kadar zor değildir. Termal transfer yazıcılar genellikle normal yazıcıların
yazılımla kontrol edildiği şekilde yazıcıya özel kontrol komutları
gönderilerek kontrol edilirler. Ana uygulama için kendi yazılımınızı
yazıyorsanız (veya yazdırıyorsanız) yazıcıyı kontrol edecek doğru
komutları kullanmanız gerekir.
Önceden basılmış etiket kullanabilirmiyim?
Bu sorunun cevabı uygulamanızın niteliğine ve neyi amaçladığınıza
bağlıdır. Eğer değişken veriye ihtiyacınız varsa, veya
barkodunuzda kullandığınız bilgi önceden belli olmayan spesifik bir
bilgi ise önceden basılmış etiket kullanmanız uygun olmaz.
Diğer yandan eğer barkodu sadece bir tanımlayıcı olarak kullanmak
istiyorsanız (örneğin 000 dan 999 a kadar numaralanmış 1000 adet)
etiketleri bir yazıcıdan önceden basmak uygundur. Örneğin bir demirbaş
tanımlama uygulamasında barkodla basılmış 4567 numaralı etiketi
fotokopi makinesine yapıştırabilir ve bu numarayı bu makinanın tanımlanması
amacıyla kullanabilirsiniz. Şimdi demirbaş veri tabanınız 4567 sayısının
fotokopi makinasını temsil ettiğini bilecektir. Bununla bereber
fotokopi makinanıza bu numaradan farklı bir numara verebiridiniz. Bu
durumda makinanız bu numara ile temsil edilecek ve yine bir karışıklık
olmayacaktır.
Eğer uygulamanız kritik önemi olmayan sayıların bir kereliğine
tanımlama amacı ile kullanılmasını gerektiriyorsa bu durumda önceden
basılmış değişken numaralı etiket kullanmak maliyet açısından iyi
bir yaklaşımdır. Ancak etiketlerin örneğin bir tartım işleminden
hemen sonra ve tartım bilgilerini içerecek şekilde basılması istendiğinde
etiketlerin önceden basılması imkansızdır. Bu durumda etiketler anında
basılmalıdır.
Şüphesiz uygulamanızda bütün kodların aynı olmasını gerekiyor
ve çok sayıda bastırmanız gerekiyorsa önceden basma uygundur.
FONT özel basılmış etiket hizmeti de vermekte ve isteklerinize
göre hazırlanmış barkodlu etiket temin etmektedir.
SIRADAN ETIKETE BASKI
Sıradan bir yazıcı kullanarak doküman içinde barkod basmak
istiyorum
Ofis otomasyonu, doküman takibi, iş akışı izleme gibi uygulamaların
kullanımındaki artışla beraber bastıkları dokümanlarda barkod
kullanmak isteyen kullanıcıların sayısında da artış olmuştur.
Bazen en kolay çözüm daha önceden basılmış bir barkodu ürüne yapıştırmak
olmakla beraber bu herzaman mümkün olmayabilir.
a. Windows barkod yazı tipleri kullanmak
Microsoft'un Windows grafik yeteneğinin gelişmesiyle etiketleme
paketlerinin içinde veya dışında Windows için TrueType yazı tipleri
ortaya çıkarıldı. Bu yazı tiplerinin kullanımı Windows altında üretilen
dokümanlarda barkod kullanmanın şüphesiz en kolay yoludur. Yine de her
şey ilk bakışta göründüğü kadar kolay olmayıp biraz dikkat
gerektirmektedir.
Ilk olarak bütün barkod sembolojileri bir yazı tipindeki ayrı
karakterler olarak yeterli ve doğru olarak ifade edilememektedir. Örneğin
Interleaved 2 of 5 (ITF) sembolojisinde her elemanda iki sayı kodlanmıştır,
bu nedenle bir ITF yazı tipinin tek sayıdaki bilgileri (1,3,5,…)
yazmak mümkün değildir. Windows tabanlı barkod etiketleme paketleri
bunu bildikleri için ITF yazı tipini çift sayılı datalar için kullanırlar
ancak kelime-işlem paketiniz bunu yapamaz. Aynı şekilde özel başlangıç
ve bitiş karakterleri kullanan ve basılmayan ASCII karakterleri ile
ifade edilen yazı tipleri de sorun çıkarabilir. Eğer Windows yazı
tipleri kullanmak istiyorsanız yapılacak en iyi şey ayrı karakterler
olarak kodlanmış ve karmaşık başlangıç ve bitiş karakterleri
kullanmayan sembolojileri tercih etmek olacaktır. Bu anlamda en iyi
semboloji Code 39'dur.
Yazı tiplerinin yetersiz ve yanlış kullanımı okunacak barkodun
hatalı olmasına sebeb olur. Yine de özellikle bu problemlerin üstesinden
gelecek yazılım paketleri ortaya çıkmaktadır. Sadece etiketleme
paketi veya basit yazı tipleri olmaktan ziyade, bu paketler geçerli
barkodları yaratmanın kurallarını bilirler. Barkod yazılım tarafından
bir kez dizayn edildikten sonra Windows uygulamasına (Windows clipboard
yardımı yardımı ile) yapıştırabilir. Daha ileri seviyedeki kullanıcılar
Windows DDE yardımı ile bu paketleri işlemi otomatikleştirmede
kullanabilirler.
b. “In line” Barkod yazıcı kontrol cihazları
Bazen "etiketleme kontrol cihazı" da denilen bu in line
cihazlar sıradan nokta vuruşlu veya lazer yazıcılarda (yazıcıların
de-facto standartlarla uyumlu olması şartıyla; örneğin Hewlett
Packard Laserjet ve Epson Dot Matrix gibi) barkod basmanın en kolay ve
etkin yoludur.
Inline kontrol cihazı yazıcı ile çıkış cihazı (PC veya
mainframe gibi) arasına kurulan küçük bir kutudur.Yazıcı normal
olarak çalışmaya devam eder fakat kontrol cihazı karakter setini ve
yazı tiplerini barkodları da kaplayacak şekilde genişletir. Barkodlar
kontrol cihazının işleyebileceği şekilde ESC kontrol dizilerinin yazıcıya
yollanması ile basılır. Bu şekilde kontrol cihazının "aşağıdaki
karakterleri belirlenen semboloji ile sayfanın belirlenen bölgesine
yaz" şeklinde yorumlayacağı bir kontrol dizisi yollamak mümkündür.
Uygulamanız tarafından yazıcıya yollanan ASCII karakterleri kontrol
edip kolayca değiştirebildiğiniz sürece barkod eklemek ve basmak
kolaylıkla sağlanabilir. In line kontrol cihazlarının ençok kullanıldığı
yer muhtemelen basılmakta olan bir dokümana barkod eklenmesidir, örneğin
doküman veya fatura numaraları da barkod olarak basılabilir.
In line kontrol cihazlarının temel sınırlayıcılarından biri yazım
işleminin yazıcıya ASCII karakterler yollanarak yapıldığı
durumlarda olur. Etiketleme kontrol cihazları genellikle Postscript lazer
yazıcılarda veya yazıcının bir Windows yazıcı sürücüsü tarafından
kontrol edildiği Windows uygulamalarında çalışmayacaktır - bunlar
etiket kontrol cihazını dikkate almadan yazıcıya grafik komutlar
yollayacaklardır. Eğer Windows uygulamanız basım işlemini yazıcıya
doğrudan ASCII karakterler “spool” ederek yapıyorsa sorun olmayacaktır.
KONTROL VE DOGRULAMA
Ürünlerimizi barkodluyoruz ve bizim okuyucumuz ile sorunsuz okunduğu
halde bazı müşterilerimiz kodları okumada sorun yaşıyor kodları
kontrol edip doğrulamamız söylendi. Bu ne demek ?
Barkodun kontrolü ve doğrulaması bastığınız barkodun nasıl
kullanılacağına bağlı olarak değişir. Eğer barkodu tamamen kendi
firmanız için basıyor ve şirketiniz dışında başka biri veya kuruluşta
kullanılmıyorsanız (yani "kapalı" bir sistem ise) barkodun
doğru karakterleri kodladığının ve bunların seçtiğiniz okuma cihazıyla
doğru bir şekilde okunduğunun kontrolü yeterli olacaktır.
Bunun yanısıra eğer üçüncü şahıslar tarafından, yada
potansiyel olarak bilinmeyen okuyucu ve tarayıcılar tarafından kullanılacak
barkodlar üretiyorsanız (yani "açık" bir sistem ise), o
zaman bir adım daha ileri gitmelisiniz. Bu durumda barkodun kullandığınız
sembolojinin "kurallarına" uygun olarak basılması ve baskı
kalitesinin spesifikasyonlara uygunluğu önemlidir.
Doğrulama işlemi basit bir kontrolden daha karmaşık bir işlem
olup, barkodunuzu tarayıp onun kullanılan sembolojinin kurallarına
uygunlğunu kontrol edebilecek özel aletlere yapılır.Genellikle bu işi
yapmak için özel barkod "doğrulayıcısı (verifier)" satın
almak gerekir. Doğrulayıcılar bir barkod hakkında pek çok teknik
bilgi verir (ör. kontrast oranı derecesi, dar/geniş çizgi oranı vb.).
Normal olarak bir doğrulayıcı bütün bu teknik ölçümleri özetleyerek
kodun söz konusu sembolojinin kabul edilebilir tolerans sınırları içinde
olup olmadığını kullanıcıya bildirecektir. Bazen de sadece
"iyi" veya "kötü" şeklinde bilgi verecektir.
Kontrol ve doğrulama arasındaki farkı anlamak önemlidir. Barkod
basanlar arasında kontrol yapıp da yaptıkları işe doğrulama demek
oldukça yaygındır. Gerçekte, bir okuyucu ile yapılan kontrol işlemi
aslında o barkodun doğru basıldığı ve verilerin tolerans limitleri içinde
çalışan bütün tarayıcılar tarafından okunabileceği anlamına gelmez.
Ne var ki doğrulama işleminin ek maliyeti pek çok kullanıcı için
engelleyici olduğundan, eğer kaliteli bir baskı kaynağınız varsa
sadece kontrol etmek bazen yeterli görülebilmektedir. Ancak bu yaklaşımı
kabullendiğiniz takdirde (her ne kadar küçük bir ihtimal de olsa) bir
gün birinin gelip de "barkodlarınızı okuyamıyoruz" demesine
hazır olmalısınınz. Sizin kendi okuyucunuzla okuyabildiğinizi söylemeniz
barkodun gerçek anlamda doğrulandığı anlamına gelmez.
BARKOD TIPLERI
Yeni bir barkod sistemi uygulamayı düşünüyoruz - hangi
sembolojiyi kullanalım ?
Mevcut ve kullanılmakta olan bir dizi farklı barkod sembolojileri
vardır. Genel anlamda yaygın sembolojileri kullanırsanız barkodları
okuyucu ve tarayıcıları bulmakta daha az problemle karşılaşırsınız.
Bu genel tavsiyenin dışında semboloji seçimi bazı faktörlere bağlıdır.
Bazı semboljiler bazı endüstrilerde daha yaygındır, bazıları sadece
rakamları kodlayabilirken bazıları harfleri de kodlayabilir, bazıları
daha ufak kodlar üretebilirken bazıları daha fazla karakter
kodlayabilir, bazılarının yapısında güvenlik veya kontrol karakteri
bulunurken bazılarında bu yoktur.
Code 39
Muhtemelen en yaygın genel amaçlı alfanümerik (tüm harf ve sayıları
kapsayan) koddur. Çok geniş desteğe sahiptir ve pek çok organizasyon
tarafından genel ticari ve endüstriyel kullanım standardı olarak kabul
edilir. Karakterleri birebir kodlar ve kodlanabilen karakter sayısı
teorik olarak sınırsızdır. Başlangıç ve bitiş karakterleri okuma güvenliği
sağlar. Tek dezavantajı kodun fazla kompakt (küçük) olmaması
nedeniyle gerçekte kodlanabilecek karakte sayısının nispeten sınırlı
olmasıdır. C39'un gelişmiş bir versiyonu olan "Full ASCII Code
39" veya "extended Code 39" ile bütün ASCII karakter
setinin kodlanması mümkündür. Genişletilmiş versiyonun desteği diğeri
kadar yaygın olmamakla beraber yine de iyidir. Code 39 kodlarında
kontrol karakteri opsiyoneldir.
EAN-13/EAN-8
EAN "European Article Numbering association (Avrupa Mal Numaralama
birliği)" anlamına gelir. EAN-8/13 sadece numerik bir kod olup
perakendecilikte kullanılan ticari barkod standardıdır. Bakkaliye
mallarında görülen ve süpermarket çıkışlarında okunan kod EAN
kodudur. EAN kodlarını açık sistemlerde kullanmak için (ki eğer büyük
perakendecilere veya süpermarketlere mal sağlıyorsanız genellikle sizi
buna zorunlu tutarlar) Milli Mal Numaralama Merkezi (MMNM) ne başvurmanız
ve bir üretici kodu almanız gerekir. Bu başvuru için yasal olarak danışman
olmaya hak kazanmış bir şirkete ihtiyaç vardır.(FONT bu hizmeti
verebilen bir şirkettir.) EAN kodlarında iyi bir güvenlik vardır,
kodun onüçüncü karakteri genellikle bir kontrol karakteridir. Daha kısa
bir versiyon olan EAN-8 ise küçük mallar için daha çok estetik amaclı
üretilir ve kodun bir kısmını içermez. EAN yapı ve algoritma olarak
Amerikan karşılığı UPC dir. Bazı okuyucu ve tarayıcılar iki koda
aynıymış gibi davranır. EAN-13 kodları basında ve süreli yayınlarda
"uzantılı" kullanılabilir, ancak uzantılı EAN çok yaygın
değildir ve kullanılacaksa mevcıt baskı ve okuma yeteneği gözden geçirilmelidir.
EAN 8/13 kodları bir ürünü tanımlar ancak ürün hakkında bilgi içermez.
Interleaved 2 of 5 (ITF)
Sadece numerik olup endüstriyel uygulamalarda kullanılan popüler bir
koddur. ITF'in temel özelliği her bir elemanının esasında iki rakamı
kodlamasıdır. Bu nedenle kod oldukça kompakt olup uzun sayı
dizilerinin kodlanmasında iyidir. Bunun yanında iki dezavantajı, içinde
güvenlik bulunmaması ve yapısı nedeniyle hatalı kısmi okumaların mümkün
olmasıdır. Bu nedenlerde ITF kullanılan uygulamalarda (veya akıllı
tarayıcılarda) bir kontrol yöntemi uygulanması veya sabit uzunlukta
kodlar kullanılması tavsiye edilir (böylece hatalı okumalar yazılım
ile engellenmiş olur). Bazen yanlış okumaları engellemek için kodun
altında ve üstünde yer alan "sınır çizgileri" kullanılır.
ITF'in en önemli sınırı basamak sayısı çift olan rakamların
kodlanması zorunluluğudur. Bu nedenle basamak sayısı tek olan rakamların
başına sıfır eklenir. Örneğin 134 sayısı 0134 şeklinde kodlanır.
ITF sembolojisi genellikle tüketim malzemelerinin kutularının dışında
(sıkça 14 basamaklı sabit bir yapıda) kullanılır. Bunlara bazen Kutu
Kodları da denir.
Code 128
Isminden de anlaşıldığı üzere Code 128 ile bütün (128 adet) ASCII
kodunu ifade etmek mümkündür. Code 128 giderek alfanümerik kodlamada
Code 39 a alternatif olmaktadır. Code 128 'in temel özelliklerden biri
basılabilir karakterlerin yanısıra ASCII fonksiyonların da (Carriage
Return gibi) kodlanabilmesidir. Bu özelliği tam anlamıyla kullanabilmek
için Code 128 üç karakter seti (yada tablosu) kullanılarak her barkod
sembolünü bir ASCII karaktere eşler. Bazı basım paketleri barkodda
kullanılacak veriye göre karakter setini otomatik olarak seçerken, bazılarında
hangi karakter setinin kullanılacağını bilip seçimi sizin yapmanız
gerekir. Code 128 C tablosu sadece numerik bir tablo olup oldukça kompakt
numerik barkodlar üretebilir. Aşağıda verilen iki Code 128 barkod örneğinde
aynı oranlar kullanılarak birinde 4 rakam diğerinde ise 4 alfanümerik
karakter kodlanmıştır.
Code 128 kodları değişik uzunluklarda olabilir ve kontrol karakteri
standarttır. Code 128 ile bazı özel uygulamalar için özel
fonksiyonlar da kodlanabilir.
EAN128
Standart EAN-8/13 kodları ürünü tanımlamakta ancak ürün hakkında
bilgi içermemektedir. EAN-128 ile ürün hakkındaki bilginin de barkod içinde
yer alması mümkün olmaktadır. Örneğin parti no, seri no, son
kullanma tarihi, vb. EAN-128 kodu, başındaki özel bir fonksiyon kodunu
takip eden Code 128 sembolojisini temel almaktadır. EAN-128 kodunun
numaralama şeması ve içeriği MMNM kontrolündedir.
Diğer Sembolojiler
Yukarıda sıralanan sembolojiler barkod uygulamalarında en yaygın ve
popüler sembolojiler olup diğer sembolojiler daha özel uygulamalarda ve
endüstrilerde kullanılmaktadır. Bunun içinde kütüphanecilikte kullanılan
CODABAR ve MSI/PLESSEY sayılabilir. DISCRETE 2 of 5 ve CODE93 ise sırasıyla
ITF ve Code 39'un bir türevi olup nispeten daha az kullanılmaktadır.
BARKODUN OKUMA TEKNOLOJILERI
Barkodları okumam gerekiyor, ama okuyucular kafamı karıştırıyor.
Sanırım piyasada kalem tipi ve nispeten ucuz okuyucudan çok pahalı
olan tabanca okuyuculara kadar çeşitleri bulunuyor. Bunların arasındaki
farklar nelerdir ve hangisi benim için uygun ?
Bir uygulama için barkod okuyucunun tipini belirtmek birtakım gözlemlere
tabidir:
|
Okuma işleminin yapılacağı ortam.
|
|
Kullanılacak bilgisayarın tipi, örneğin kişisel bilgisayar veya
el bilgisayarı |
|
Okunacak bilginin miktarı.
|
|
Okunacak olan kodların kalitesi.
|
|
Kullanıcıların eğitim ve beceri seviyesi. |
Aşağıda açıklanmış olan barkod okuyucuların bir çoğu piyasada
bulunmaktadır. Bu okuyucular barkodun bilgisini dışarı vermek için,
Wand (Emulasyon); RS232 protokolu veya Klavye Wedge ana okuma formatlarından
herhangi birini kullanırlar. Okuyucu sipariş edilmeden önce hangi okuma
formatının kullanılacağı tespit edilmelidir. Okuyucuların dahili
elektronik yapıları değişik okuma formatları için farklıdır.
Wand (Emülasyon): Barkod sinyalini analog sinyale çevirir ve
deşifre etmek üzere elektronik bilgi toplama ünitesine gönderir.
RS232: Barkodun sinyalinin deşifre işlemini de yapar. Barkod
bilgisi bir RS232 sinyali olarak ortaya çıkar ve bu protokolu kabul eden
herhangi bir üniteye gönderebilir. (Örneğin bilgisayarların seri
portları)
Klavye Wedge: Barkodun sinyalinin deşifre işlemini de yapar.
Ünite klavye ile bilgisayar arasındaki kabloya özel kablo seti ile
“T” bağlanır. Barkod bilgisi bilgisayara sanki klavyenin tuşlarına
baılıyormuş gibi bilgi gönderir. Bu sırada klavye de normal çalışmasına
devam eder.
3 farklı barkod okuma teknolojisi mevcuttur ve bunların arasında değişik
ürün farklılıkları vardır.
a. Wand veya Kalem okuyucular
En basit ve en ucuz barkod okuyucularıdır. Wand okuyucuları
bir çok açıdan normal kalemlere benzer ve bir kalem gibi elde
tutulacak şekilde tasarlanmışlar. Wand okuyucularında hareket
eden bir bölüm yoktur. Kullanıcı okuyucunun optik kafasını
barkodun üzerinden geçirecek, deşifre işlemi için gerekli
tarama sinyalini oluşturur. Wand'lerin bir çoğu "aptal
(dumb)" tiptendirler, bunun anlamı; bu okuyucuların tek
fonksiyonu, optik sinyali, bir analog elektrik sinyale çevirmektir.
Bu elektrik sinyali daha sonra deşifre işlemi için bir elektronik
üniteye gönderilir. Bir gelişme olarak Normal Wand ların bazılarında
deşifre işlemi ve bellek te mevcuttur. Bu gibi aletlere "akıllı"
wand denir. Bu aletler alınan sinyali göndermeden önce işler
(örneğin RS232 seri çıkış sinyaline çevirir). "Bellek"
wand lar benzer işlemi yapar, ilave olarak bir belleğe sahiptir
ve bilgiyi daha sonra bir host sürücüye göndermek üzere hafızada
tutabilir.
Bütün wand çeşitlerinin ortak özelliği, kalemin optik kafasının,
barkod veya etiketin yüzeyi ile temas etme zorunluluğudur, bu da belli
bir kaç sınırlamayı beraberinde getirir:
|
Taranan yüzey wandın üzerinden geçmesi için uygun olmalıdır.
Eğer kod sürekli okunacaksa yüzey mukavim olmalıdır. Aşınabilen
kağıt üzerinde basılmış barkodlar sürekli okumalarda problem
yaratabilir. |
|
Kullanıcı barkodu tarayabilmesi için etiketle temas etmelidir.
Fiziksel yapı buna müsade etmelidir. |
|
Çok küçük veya çok büyük kodların taranması kullanıcı için
zor olabilir. |
|
Ilk kullanıcıların biraz pratik kazanması gereklidir.
|
|
Taranan yüzey yeterince ışık yansıtabilme özelliğine sahip
olmalıdır. Bazı kullanıcılar hassas yüzeyleri korumak için
taranan kodların yüzeyini bir plastikle kaplar. Bu durumda eğer
plastik yüzey çok kalınsa veya ışığı çok fazla yansıtırsa,
wand okumada zorlanabilir. |
|
Wandlar, çok sayıda okuma uygulamaları için uygun değildir. Aşınma
problemleri sözkonusudur. |
|
Wandları düz yüzeylerdeki kodlar için kullanılmalıdırlar.
Silindir veya yay şeklinde yüzeylerdeki kodları okumak çok zor
veya imkansızdır. |
Bütün bunlara rağmen wandlar düşük okuma miktarı ve etiketle
temas uygulamaları için çok uygundur. Wandların üstünlüğü
alternatiflerine göre daha düşük fiyata sahip olmasıdır.
b. CCD tarayıcılar
Temassız teknolojisindeki iki tarayıcı arasında CDD tarayıcılar daha
ucuzdur. CCD okuyucular temelde modern video kameralar teknolojisine
benzer bir teknoloji kullanır. Bu tarayıcılar öncelikle istenilen
kodun komple görüntüsünü kaydederek tarar. CCD tarayıcılar geniş
kafalarıyla barkodları genelde kırmızı ışıkla aydınlatarak tanırlar.
Temassız okuma teknolojisine sahip olmasına rağmen CCD okuyucuların
okuma derinliği (okuma mesafesi) bir-iki santimetredir. Optiklerdeki en
son gelişmelerden sonra, CCD tarayıcıları 5 cm ve bazı durumlarda üstündeki
mesafelerden de tarama özelliğine sahip olmuştur. Bir çok durum için
CCD şimdilik daha çok yakın temas okuma teknoloji sırasında yer alır.
CCD tarayıcıları, model ve üretici firmaya bağlı olarak farklı
çıktı ve arayüz tipleri ile birlikte mevcuttur. CCD tarayıcıları
bir mikro-işlemci içerir ve çıktısı herzaman deşifre edilmiş biçimdedir.
Bilinen çıktılar RS232 seri çıktısı, TTL seri çıktısı veya
klavye wedge arayüzüdür.CCD tarayıcıları bazı durumlarda bir wand
ile bağlantılı olan bir analog çıktıyı emule edebilirler. Bunun
amacı wand girişi için tasarlanmış olan mevcut bir cihaz için
gereken uyumu sağlamaktır. Bu tip arayüzlere Wand Emulation denir.
Yakın temas ihtiyacı dışında CCD'lerin tek dezavantajı, tarayıcının
kafa genişliği ve taranan barkodun genişliklerinin birbirleri ile aynı
olması zorunluluğudur. Maksimum kafa ve okuma genişliği 60 mm olan bir
CCD tarayıcı, 70 mm genişliğinde olan bir barkodu okuyamaz. Genelde
normal bir CCD'nin en büyük kafa genişliği 80 mm civarındadır. Bu
durumda en mantıklı şey, maksimum kafa genişliğine sahip bir CCD'yi
seçmektir, ancak CCD kafası büyüdükçe ilk defada okuyabilme yeteneği
zayıflar. Daha dar kafalar çoğu kez daha yüksek ilk defada okuma
yeteneğine sahiptir. Bu nedenden dolayı bir CCD okuyucu seçilirken
uygun kafa genişliğine dikkat etmek gerekir. Daha geniş barkod yüzeyleri
için, lazer okuyucular tercih edilmelidir. Diğer kısıtlama oval yüzeylerle
ilgilidir. CCD tarayıcılar az oval yüzeylerde wandlara nazara daha iyi
sonuç verdiklerine rağmen, oval yüzeylerin optik etkileri ile çalışması
için tasarlanmamıştır.
Yakın temas tarayıcıları arasında CCD tarayıcıları, ücrete
uygun iyi alternatiftir ve “Gelişmiş Wand” olarak pazar bulmaktadır.
Eğer barkodları yakından taramak problem değilse ve istenilen okuma
orta hacimde ise, CCD tarayıcılar populer seçim olarak kabul
edilebilir.
c. Lazer Tarayıcılar
Lazer tarayıcılar genelde tabanca şeklindedirler ve kullanıcı
tarafından bir düğmeye basılarak çalışırlar. Bu tarayıcılar
çok ince bir lazer ışığını barkodun üzerine gönderir.
Işığın etkisi aslında bir optik yanılsamadır ve bir nokta lazer
ışığının sanıyede 30 kez bir doğru üzerinde taranması esasına
dayanır. Böylece taramanın hız ve yoğunluğu lazer noktasının bir
çizgi şeklinde algılanmasına sebep olur. Bu işlemin en pratik ve
yararlı etkisi, kullanıcının lazer ışığını barkod üzerine
kolayca nişanlamasıdır.
Lazer tarayıcıların iki büyük avantajı vardır. Birincisi, lazer
tarayıcıların, CCD'lere nazaran daha büyük okuma derinliğine
sahiptir. Normal bir lazer tarayıcının barkoda olan uzaklığı yaklaşık
15-20 cm dir. Bu mesafe barkodun boyutuna göre değişir. Bazı lazer
tarayıcılarının özel uzun mesafe versiyonu vardır. Bunlar daha uzak
mesafelerden de tarama yapabilir. Ancak bu tip okuyucular her zaman daha yüksek
güçlü Klas 2 lazerler kullanırlar. Bu lazerler ve hem daha pahalıdır,
hem daha yüksek güç gerektirir.
Ikinci büyük avantaj hız ve okuma hassasiyetidir. Lazer tarayıcılar
barkodları çok yüksek hızlarda tarayabildikleri için okuma işlemini
anında yapılır. Çifte emniyet olarak lazer okuyucu okuma yapınca aynı
bilgiyi iki, üç veya daha çok kez görünceye kadar okuma işlemini
sonlandırmaz ve bağlı olduğu sisteme data göndermez. Bu özellik çoğu
okuyucularda fabrika çıkışında mevcuttur. Ancak, okuma işlemi çok hızlı
olduğu için kullanıcılar herhangi bir gecikme farketmez.
Lazer tarayıcılarda kullanılan düşük enerji miktarı, gün
ışığında kullanımlarda kısıtlamalara yol açar. Açık havada, güçlü
gün ışığı tarayıcıdan yansıyan ışıktan daha fazla olursa lazer
tarayıcı arka plandaki ışıktan dolayı tam fonksiyonunu kaybeder. Bu
nedenden dolayı lazer tarayıcılar açık havada kullanmak için uygun
değildir. CCD ve wand tarayıcılar daha az oranda olmak üzere aynı
problemle karşı karşıyadır.
Lazer tarayıcılar tabanca şekli dışında başka şekillerde bulur.
En yaygın olan tipi, sabit kafalı lazer tarayıcıdır. Modern süpermarketler
bu tarayıcıları kullanır. Sabit kafalı tarayıcıda farklı olarak,
lazer ışığı özel şekillerde gönderilip, okuyucunun karşısından
geçen cisim üzerine yoğunlaşıp ve harhangi bir açıda bulunan
barkodu okurlar. Aynı yaklaşım endüstri alanında kullanılan sabit
tarayıcılar için geçerlidir. Örneğin bir üretüm hattında hareket
halinde bulunan ürünlerin üzerindeki barkodları okumak için kullanılabilirler.
Bir lazer tarayıcının çıkış sinyali genelde CCD tarayıcıyla
aynıdır. Bunlar deşifre olmuş seri, wand emulasyon ve wedge çıktıdır.
Bunlardan ayrı olarak bazı tarayıcılar, ham lazer sinyali üretilirler
bunlar uygun bir deşifre cihazına bağlanarak kullanılabilir. EPOS
(elektronik satış noktası) terminalleri bazen OCIA olarak adlandırılan
bir çıkış tipine gerek duylar.
Ben lazer ışığını zararlı biliyordum, lazer tarayıcılar güvenli
midir?
Kısa cevap evettir, doğru kullanıldığı zaman tamamen zararsızdırlar.
Belli bazı uluslararası standartlar, elektronik ürünlerde bulunan
lazer ışığının farklı güç seviyeleri için, emniyet görüşlerini
tanımlar. Teknik detayları bir kenara bırakırsak Klas 1 lazerler, -en
düşük güç- çok düşük güce sahipler. Insan gözünün bir Klas 1
lazerden (kabaca) alabileceği ışık enerjisi, gözünün güneşli bir
havada alabileceği ışık enerjisinden daha azdır. Insanın kirpik
kapama-açması bir Klas 1 lazerin ışığını engelleyecek özelliğe
sahiptir.
Klas 2 lazerler, daha yüksek güce sahiptir. Klas 2 içeren ürünler
paketlerin üzerinde, lazer ışığına direkt bakmanın muhtemel
zararları ile ilgili uyarı yazıları bulunur. Buna rağmen bu ürünler
iki nedenden dolayı emniyetli sayılır. Birincisi insanın normal göz kırpması
muhtemel zararları önler. Ikincisi barkod okuyuculardaki ışın haraket
halindedir. Klas 2 lazer ışığının yoğunluğu, hemen hemen güneşli
bir havada direkt güneşe bakmakla aynıdır.
Bana bir orta çözünürlükte barkod okuyucu almam gerektiği söylendi.
Bunun anlamı nedir?
Çözünürlük, bir tarayıcının farklı boyuttaki barkod elemanlarını
görme kabiliyetine denir. Eğer siz çok küçük barkodlar kullanıyorsanız,
yani en küçük çizgisi çok ince ise, sizin çok küçük çizgileri görebilecek
yüksek çözünürlüklü bir okuyucuya ihtiyacınız var demektir.
Büyük barkodlar da yüksek çözünürlüklü bir okuyucu ile
okunabililir, ancak barkod boyutu büyüdükçe yüksek çözünürlüklü
okuyucular ile okumada bazı şüpheler olabilir. Bu yüzden büyük veya
basma kalitesi düşük barkodlar, genelde düşük çözünürlüklü bir
okuyucu ile okunur.
Günlük uygulamaların bir çoğunda, orta çözünürlüklü tarayıcılar,
düşük veya yüksek çözünürlüğe göre en iyi sonucu verir. Kullanıcı
çok küçük veya çok büyük barkodlarla çalışmak zorunda ise, çözünürlüğü
gözönünde bulundurmalıdır.
Çözünürlük genellikle bir okuyucunun okuyabileceği en küçük genişlik
olarak ifade edilir. Orta çözünürlük 0.15 ile 0.19 mm lik genişliklere
karşılık gelir.
OKUYUCU VE TARAYICILARIN BAGLANMASI
Bir barkod okuyucuyu PC'ye bağlamak istiyorum, ne yapmam gerekiyor?
Bir barkod okuyucuyu bir PC'ye bağlamak, bir çok insanın düşündüğünden
çok daha kolaydır. Wand ve lazer tarayıcıları bir PC'ye bağlamanın
en kolay ve en popüler yolu, klavye emulasyon denilen bir cihazı
kullanmaktır. Klavye emülasyon arayüzü PC nin klavye soketine bağlanan
küçük bir alettir. Klavye ve wand okuyucu klavye emülasyon cihazına
takılır. Klavye normal çalışmasına bu modülün varlığından hiç
etkilenmeden devam eder. Bir barkod tarandığı zaman, emülator wanddan
sinyali alır, deşifre eder ve deşifre çıktısını, uygun klavye vuruşlarını
emule ederek, PC'ye gönderir. Birçok uygulamada barkod dizisinin sonunu
belirtmek için, emülator bir carriage return (CR) gönderir.
Klavye emülatörlerinin en büyük avantajları:
|
Bağlantı ve arayüz montaj kolaylığı
|
|
Özel sürücü ve yazılım programlarına ihtiyaç olmaması.
|
|
Mevcut yazılım uygulamalarının, bir değişikliğe gerek
duymadan kullanılabilmesi
|
|
Klavye emülatörlerinin birçoğu; genelde klavye hattından gelen
güç ile beslenelir, bu yüzden besleme için özel güç kaynaklarına
gerek yoktur. |
Bunların yanında, bazı potansiyel kısıtlamaların göz önünde
bulundurulmaları gerekir:
|
Tarayıcı/emülatör kombinasyonu herzaman çalışır durumda
olacaktır, bu durumda eğer kullanıcı yanlış zaman veya yerde
tarama yaparsa, barkodun bilgisi klavyede yazılmış gibi işlem görecektir.
|
|
Emülatörler genelde Laptop veya Notebook'lar için uygun değiller.
Birçok Laptop PC, dış klavye portuna bağlı herhangi bir aleti
farkettiği zaman kendi klavyelerini devre dışı bırakır. |
Bu kısıtlamalar bir problem yaratmadığı sürece, bir klavye wedge,
bir wand veya lazer tarayıcıyı PC'ye bağlamanın kolay ve ucuz bir
yoludur. Bazı CCD veya lazer tarayıcıların emulasyon özelliği vardır.
Yukarıda açıklandığı şekilde klavye emülasyonu kullanmak
istiyorsanız, bu tür yeteneği olan okuyucuyu almak ekonomik olacaktır.
Bu aletlerle beraber bir Y kablo verilir. Kablonun ucları PC klavye
soketine, klavyeye ve lazer okuyucuya bağlanır.
Kullandığım PC için bir barkod okuyucu istiyorum, aynı zamanda
el bilgisayarım içinde kullanmak istiyorum, acaba bir okuyucuyu her
ikisi için kullanabilir miyim ?
Sorunun cevabı konnektör ve arayüzlerin ne olduğu, ve wand veya
tarayıcıların tipinin ne olduğuna bağlıdır. Genel olarak bu işlem
farklı markaların farklı kablo bağlantı diagramları olduğundan ve
farklı konfirgasyonlara ihtiyaç duyduğundan kolay bir şekilde gerçekleşemez.
Barkod bağlayıcıları içinde uluslararası bir standardın olmaması işi
daha da zorlaştırır. Senelerdir farklı üreticiler farklı tipte
konnektör, farklı pin bağlantıları ve konfigürasyonlar kullanmaya alışmıştır.
Zamanla 9 yollu D şeklinde bağlayıcılar, kesin olmamakla birlikte bir
standart haline gelmektedir, ama pin bağlantıları değişmektedir. Eğer
siz host bilgisayarınıza, bir wand veya tarayıcı siparişi veriyorsanız,
bağlayıcının ve pin çıkışları detaylarını bilmek yayarlı
olabilir. Gerekiyorsa ürünün el kitabı veya teknik rehberden bu
bilgileri bulabilirsiniz.
Bir RS232 terminalim var, bir wand veya tarayıcıyı en iyi bağlama
yöntemi nedir?
Her bilgisayarda bir tuşa basıldığı zaman klavyeden bilgisayara özel
bir kod gider. Emülatörler wand veya tarayıcıdan gelen bilgileri bu
klavye koduna çevirir. Ancak çeşitli imalatçılar arasında çok farklı
klavye kodlama teknikleri vardır. Bu yüzden bu tip konfirgasyonlarda
zaman zaman karakterlerin ekranda farklı görünmesi problemleri çıkabilir.
Bu durumda host cihazda RS232 seri port olduğunu düşünürsek wand veya
tarayıcıyı bağlamanın en iyi yöntemi, onu klavyeye değil, seri
hatta bağlamaktır. Bu fikir PC lerin klavye emulasyonu kullanımına
benzer. Ancak bu kez PC de klavye portu yerine RS232 seri port kullanılır.
RS232 seri emülatör bazen Eavesdrop Wedge olarak adlandırılır.
Seri emülatör, wand/tarayıcı girişini deşifre edip, RS232
sinyaline çevirir. Bu sinyal daha sonra seri hatta gönderilir ve
istenirse barkod bilgisi terminal ekranında görülebilir. Seri emülatör
terminaller biraz daha pahalıdır ve kurmak biraz daha uzun sürebilir,
bunun yanında bu emülatörlerin gerçek avantajı, esnek ve uyumlu
olmalarıdır. Tarayıcı ve seri eüulatör modülü terminal markasından
bağımsız olduğundan, terminal değiştirildiği zaman, seri emülatölerin
değişmesine gerek yoktur.
Barkodları okutmaya ihtiyacım var, ama bilgileri PC ye daha sonra
aktaracağımdan taşınabilir bir okuyucuya ihtiyacım var
Bir el bilgisayarına bağlı olan bir okuyucuyu kullanarak barkodları
okutmak başka bir okuma yönteminden çok farklı değildir.Farklı olan
tek şey el bilgisayarının, barkodların okuma ve okuduğu bilgilerin
saklama özelliğine sahip yazılımları destekleyebilmesidir. Bu el
bilgisayarları daha sonra bu bilgileri PC'ye gönderebilmelidir. Bu
konuda detaylı bilgi almak istiyosanız FONT'a danışabilirsiniz.